MELTEM GÜNAY İstanbul – Araştırmalar hazza dayalı oluşan açlık durumu olarak tanımlanan hedonik açlığın obeziteyi tetiklediğini söylüyor. Bunun en büyük nedeni ise toplumsal medya bağımlılığı ve burada paylaşılan yiyecek görselleri olarak gösteriliyor. Bu açlığı tetikleyen ise vazgeçemediğimiz çikolatalar.
Cips, makarna, ekmek…
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nden Öğretim Üyesi Dr. Çağlar Doğuer’in danışmanlığını yaptığı, Aylin Bülbül’ün yüksek lisans tezi, dünyada ve Türkiye’de hedonik açlığın giderek arttığını ortaya koydu. Doğuer çalışmayla ilgili şu bilgileri paylaştı:
‘‘Hedonik açlık hazza dayalı olarak oluşan açlık durumu. Fizyolojik olarak aç değilsiniz fakat gördüğünüz ya da kokusunu aldığımız bir besine karşı bireyde bir açlık oluşuyor ve o besini tükettikten sonra kişi haz duyuyor. Burada kişi büsbütün yediği ya da içtiği besinden aldığı hazza odaklı. Araştırmanın çıkış noktası hedonik açlıkla toplumsal medya bağımlılığı ve obezite ortasındaki ilgi. Araştırmaya 327 kişi katıldı. İki iştirakçiden 1’i toplumsal medyada yiyecek ve besin içeren görüntülere maruz kalıyor. Hedonik açlık oranı maruz kalmalarına nazaran artış gösteriyor. Besin kümelerinden yaptığımız sunumda çikolata ve eserleri, kremalı pasta, pastane eserleri, cips, fast food besinler, patates kızarması, ekmek, makarna ve hamur işleri üzere besinlerle hedonik açlık ortasında olumlu bağ saptandı. Ancak kuruyemiş ve meyve hedonik açlığı artırmıyor. Bu yaş, cinsiyet ya da uygar duruma göre farklılık göstermiyor. Toplumsal medya kullanımlarına yönelik bilinçlendirme çalışmaları faydalı olacaktır.”
