Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle; Geçen yıl temelini attığımız doğal gaz sürece tesisimizin inşası hızla devam ediyor. Bugün ülkemizin şu ana kadar en büyük doğal gaz keşfi olan Karadeniz gazında kritik bir safhaya daha ulaşmanın heyecanını yaşıyoruz. Doğal gaz için birinci kaynağımızı bugün yapıyoruz. Gaz karaya gelince işlenecek, ayrıştırma süreçleri yapıldıktan sonra ulusal doğal gaz iletim sistemimize aktarılacak. 2023’ün birinci çeyreğinde birinci fazda üretilecek günlük 10 milyon metreküp doğal gazı ulusal iletim sistemimize aktarmış olacağız. Sakarya Gaz Alanı, pik üretime inşallah 2026’da ulaşacaktır. Buradaki çalışma Kasım’ın birinci haftası bitecek. Karadaki doğal gaz taşıma kapasitemizi de artıracağız. Türkiye’nin son 20 yılda elde ettiği her kazanımın gerisinde çok büyük bir emek, sabır ve çaba vardır. Bugünlere birilerinin ihsanıyla değil, ter dökerek geldik, amaçlarımızı gerçekleştirmek için çok çalıştık.
Her kezinde ya bir yol bularak ya da bir yol açarak milletimizin hasretini çektiği yapıtlara kavuşturduk. Rusya ile Ukrayna ortasındaki çatışmalarla birlikte tüm dünyada petrol ve doğal gaz fiyatları tepeye ulaştı. Güçte bir taraftan tedarik kaynaklarımızı çeşitlendirirken başka tarafında da ülkemizin potansiyelini tam manasıyla çıkarmaya çalışıyoruz.
4.SONDAJ GEMİSİNİN İSMİ ABDÜLHAMİD HAN
Daha evvel kiralamaya yahut gibisi tekniklerle yürüttüğümüz arama çalışmalarını kendi imkanlarımıza yürütmeye karar verdik. Sondaj gemilerimizi son periyotta attığımız bir adımla 4’e çıkardık. Kendi sondaj filosuna sahip dünyanın sayılı ülkelerinden biri haline geldik. Yeni jenerasyon teknolojiye sahip bu dördüncü gemimiz filomuzu çok çok güçlü hale getirdi. Az evvel arkadaşlarımızla şöyle bir kıymetlendirme yaptık, dördüncü sondaj gemimizin ismini, bu bölgede Sultan Abdülhamid yapmış olduğu çalışmalarla bilhassa sismik araştırma çalışmalarıyla bir periyoda ismini vermiş. Bu geminin ismini Abdülhamid Han olarak belirlediğimizi açıklayalım. Mersin’de sondaj öncesi teknik hazırlıkları yapılıyor. Biz enerjiyi bir tansiyon ve çatışma alanı değil bölgesel işbirliği olarak görüyoruz.
Karadeniz doğal gazının hanelerde kullanılmasıyla değerli bir ruhsal eşik daha aşılmış olacaktır. Unutmamalıdır ki, Karadeniz gazının ölçüsü kadar büsbütün yerli imkanlarla bizim bu türlü tarihi bir keşfe imza atmamız da değerlidir.
