Zonguldak’ta, kayınbiraderi tarafından tabancayla vurulduktan 4 gün sonra hastanede hayatını kaybeden Nurten Demirbağ (40), toprağa verildi.
Olay, geçen perşembe akşamı Birlik Mahallesi Hünkar Sokak’ta meydana geldi. Merdivende yengesinin gelmesini bekleyen Namık Demirbağ, işten meskenine dönen Nurten Demirbağ’ın yolunu kesti. Belinden tabancasını çıkaran Demirbağ, yengesine arka arda ateş etti.
Nurten Demirbağ yere yığıldığında Namık Demirbağ, bu sefer de silah kabzasıyla başına vurdu. Annesinin vurulduğunu gören C.D. ise amcasını bıçakladı.
4 GÜNLÜK HAYAT ÇABASINI KAYBETTİ
Nurten Demirbağ ile Namık Demirbağ, hastaneye kaldırıldı. Tedavisi tamamlanan Namık Demirbağ, çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı. C.D. ise isimli denetim önlemleriyle hür bırakıldı. İki yıl kanser tedavisi görüp güzelleştikten sonra silahla vurulan Nurten Demirbağ ise 4 gün sonra hastanede hayatını kaybetti.
SON SEYAHATİNE UĞURLANDI
Nurten Demirbağ’ın cenazesi 21 Haziran Salı günü, Ontemmuz Mescidi’nde kılınan cenaze namazının akabinde Ontemmuz Mezarlığı’nda toprağa verildi. Mehmet Demirbağ ve oğlu C.D. ıstırapla cenazenin başında durdu.
“BENİM KARDEŞİM GİTTİ, DİĞER BAYANLAR GİTMESİN”
Kız kardeşi Nurten Demirbağ’ın tekraren karakola gidip şikayetçi olduğunu söyleyen ağabeyi İhsan Demir, “Mahkemeleri de varmış öğrendiğim kadarıyla, bize bir şey anlatmadı. Şikayetlerinden ötürü karakola çekilip süreç yapılmamış. Enişte konuttan gidince küfrediyormuş. Kadınların şikayetlerine biraz daha ilgi gösterilse daha güzel olur. Yazık, benim kardeşim gitti. Öteki bayanlar gitmesin” dedi.
‘HALILARA PİS SU DÖKÜYORDU’ BAHANESİ
Olay sonrası tutuklanan Namık Demirbağ, tabirinde 2019 yılından bu yana ortalarında hasımlık bulunduğunu, ustaların meskeninde boya yaptığı sırada Nurten Demirbağ’ın su döktüğünü, mutfak dolaplarının ve duvarlarının çamur olduğunu, diğer bir vakitte ise yeni yıkanan halılarını balkona serdiğinde ise üzerine pis su döktüğünü, kız kardeşine hakaret ettiğini, meskenine güvenlik kamerası taktırmasının sorun olduğunu, ortalarında münakaşalar yaşandığını argüman etmişti.
