50 yaşındaki Ünlü oyuncu Winona Ryder, geçtiğimiz yıllarda 1992’de Keanu Reeves ile başrollerini paylaştığı ‘Dracula’ sinemasından bahsederek, Reeves’in, kendisi ağlayana kadar hakaretler yağdırmasını isteyen direktör Francis Ford Coppola’yı reddettiğini açıklamıştı.
Independent’in haberine nazaran; Ryder, Gary Oldman’ın canlandırdığı Dracula’nın bir sıçan yığınına dönüştüğü sahne çekilirken Coppola’nın kamera açısı dışında durup ikna edici halde ağlayabilmesi için kendisine tekraren hakaret ettiğini söylemişti. Coppola, ayrıyeten oyuncu takımındaki erkek oyuncuları da buna dahil etmeye çalışmış.
“TERSİ BİR TESİRİ OLMUŞTU”
The Sunday Times’a konuşan Ryder, “Bağlamına oturtmak ismine bu sahnede ağlamam gerekiyordu. Richard E. Grant, Anthony Hopkins, Keanu, hepsi… Francis hepsine beni ağlatacak şeyler söyletmeye çalışıyordu. Lakin Keanu katılmadı, Anthony de katılmadı. Zati işe yaramıyordu. ‘Cidden mi?’ diyordum. Daha çok zıddı bir tesiri olmuştu” sözlerini kullanmıştı.
Ryder, Coppola’yla ortasının ‘artık uygun olduğunu’ lakin bu tecrübenin Reeves’le ortasında uzun vadeli bir dostluğun önünü açtığını söylemişti.
“SANIRIM EVLİYİZ”
Ryder, 2018’de Entertainment Weekly’ye verdiği röportajda ise; sinemadaki evlilik sahnesi hakkında konuşmuş, “Aslına bakarsanız ‘Dracula’ sinemasında Keanu ile evlendik. Yemin ederim. Nitekim evliyiz. O sahnede Coppola gerçek bir papaz oynattı. Sahneyi çektik, papaz yapması gereken her şeyi yaptı. O yüzden sanırım evliyiz” demişti.
COPPOLA DA DESTEKLEDİ
Francis Ford Coppola da Ryder’ın bu söylediklerini destekleyip, “Bir manada, çekim bittiğinde fark ettik ki Keanu ve Winona bu sahne ve seremoni sonrası sahiden evlendi” demişti.
REEVES’DEN CEVAP
57 yaşındaki ünlü oyuncu Keanu Reeves’den de karşılık gecikmemiş, aktör “Winona ve Coppola, evli olduğumuzu söylüyor. Sanırım Allah’ın gözünde evliyiz!” tabirlerini kullanmıştı.
YILLAR SONRA GELEN İTİRAF
Tüm bunların akabinde Winona Ryder, 1993’te Johnny Depp’ten ayrıldıktan sonra ‘kendi başının devasına bakmakta zorlandığını’ itiraf etti ve Michelle Pfeiffer’ın bu hususta kendisini desteklediğini de kelamlarına ekledi.
50 yaşındaki oyuncu, Harper’s Bazaar’a konuşarak; durumunu 1999 üretimi ‘Girl, Interrupted’daki intihar teşebbüsünden sonra bir akıl hastanesinde 18 ay geçiren Susanna Kaysen karakterine benzetti:
Girl, Interrupted’ benim gerçek hayatımdı. 1994 draması ‘The House of the Spirits’ sinemasında, sonunda bir Şili hapishanesinde azap gören bir karakteri oynuyordum. Yüzüme çekim için yapılmış olan düzmece çürüklere, kesiklere bakardım ve kendimi bu küçük kız olarak görmek için gayret ederdim. ‘Bu kıza kendine davrandığın üzere mi davranacaksın?’ diye sorardım. Kendime baktığımı ve ‘işte içimde kendime yaptığım şey bu’ dediğimi hatırlıyorum. Zira kendime dikkat etmiyordum.
Ryder, ‘Age of Innocence’taki rol arkadaşı Michelle Pfeiffer’ın şiddetli vakitlerin ‘geçeceğine’ dair ona teminat verdiğini, lakin kendisinin bunu ‘duyamadığını’ söyleyerek kelamlarına devam etti.
SADECE BEŞ AY SONRA NİŞANLANDILAR
Ryder ve Depp, 1989’da çıkmaya başladıktan sonra Hollywood’un en beğenilen çiftlerinden biri oldu. İkili, bir sinema galasında tanıştı ve yalnızca beş aylık bağlantılarının akabinde süratlice nişanlandı.
Çiftin alakası, gördüğü ağır medya ilgisiyle güçlü vakitler geçirdikten dört yıl sonra birdenbire sona erdi; fakat bu kolay bir karar değildi.
2001 tarihli bir röportajda ünlü isim, Depp ile olan bağını ‘bir daha sahip yaşayıp yaşamayacağını bilmediği son derece derin bir aşk’ olarak tanımladı. Depp ise, yoluna devam etmek için ‘Sonsuza kadar Winona’ dövmesini, ‘Sonsuza kadar Wino’ olarak değiştirdi.
“BENİM SEVDİĞİM JOHNNY’DEN EN UZAK ŞEY”
Ryder, Depp’ten sonra asla evlenmemesine karşın, ‘Karayip Korsanları’ yıldızı, 2015’te Amber Heard ile dünyaevine girdi. Lakin yalnızca iki yılın akabinde ayrılan ikilinin boşanması, tüm dünyanın konuştuğu bir hukuk savaşına dönüştü. Aktör, kısa mühlet evvel eski eşiyle birbirlerine karşılıklı olarak açtıkları davadan zaferle çıktı.
Heard’ün, Depp’in kendisine şiddet uyguladığı istikametindeki tezlerinin akabinde Ryder ise, eski sevgilisini savundu:
Tabii ki Amber’la evliliği sırasında orada değildim; fakat onunkinden çok farklı olan tecrübemden yola çıkarak, Johnny’e karşı suçlamaları duyduğumda katiyen şoke oldum, başım karıştı ve üzüldüm. Onun şiddet gösteren bir insan olduğu fikri, tanıdığım ve sevdiğim Johnny’den en uzak şey.
50 yaşındaki Ünlü oyuncu Winona Ryder, geçtiğimiz yıllarda 1992’de Keanu Reeves ile başrollerini paylaştığı ‘Dracula’ sinemasından bahsederek, Reeves’in, kendisi ağlayana kadar hakaretler yağdırmasını isteyen direktör Francis Ford Coppola’yı reddettiğini açıklamıştı.
Independent’in haberine nazaran; Ryder, Gary Oldman’ın canlandırdığı Dracula’nın bir sıçan yığınına dönüştüğü sahne çekilirken Coppola’nın kamera açısı dışında durup ikna edici halde ağlayabilmesi için kendisine tekraren hakaret ettiğini söylemişti. Coppola, ayrıyeten oyuncu takımındaki erkek oyuncuları da buna dahil etmeye çalışmış.
“TERSİ BİR TESİRİ OLMUŞTU”
The Sunday Times’a konuşan Ryder, “Bağlamına oturtmak ismine bu sahnede ağlamam gerekiyordu. Richard E. Grant, Anthony Hopkins, Keanu, hepsi… Francis hepsine beni ağlatacak şeyler söyletmeye çalışıyordu. Lakin Keanu katılmadı, Anthony de katılmadı. Zati işe yaramıyordu. ‘Cidden mi?’ diyordum. Daha çok zıddı bir tesiri olmuştu” sözlerini kullanmıştı.
Ryder, Coppola’yla ortasının ‘artık uygun olduğunu’ lakin bu tecrübenin Reeves’le ortasında uzun vadeli bir dostluğun önünü açtığını söylemişti.
“SANIRIM EVLİYİZ”
Ryder, 2018’de Entertainment Weekly’ye verdiği röportajda ise; sinemadaki evlilik sahnesi hakkında konuşmuş, “Aslına bakarsanız ‘Dracula’ sinemasında Keanu ile evlendik. Yemin ederim. Nitekim evliyiz. O sahnede Coppola gerçek bir papaz oynattı. Sahneyi çektik, papaz yapması gereken her şeyi yaptı. O yüzden sanırım evliyiz” demişti.
COPPOLA DA DESTEKLEDİ
Francis Ford Coppola da Ryder’ın bu söylediklerini destekleyip, “Bir manada, çekim bittiğinde fark ettik ki Keanu ve Winona bu sahne ve seremoni sonrası sahiden evlendi” demişti.
REEVES’DEN CEVAP
57 yaşındaki ünlü oyuncu Keanu Reeves’den de karşılık gecikmemiş, aktör “Winona ve Coppola, evli olduğumuzu söylüyor. Sanırım Allah’ın gözünde evliyiz!” tabirlerini kullanmıştı.
YILLAR SONRA GELEN İTİRAF
Tüm bunların akabinde Winona Ryder, 1993’te Johnny Depp’ten ayrıldıktan sonra ‘kendi başının devasına bakmakta zorlandığını’ itiraf etti ve Michelle Pfeiffer’ın bu hususta kendisini desteklediğini de kelamlarına ekledi.
50 yaşındaki oyuncu, Harper’s Bazaar’a konuşarak; durumunu 1999 üretimi ‘Girl, Interrupted’daki intihar teşebbüsünden sonra bir akıl hastanesinde 18 ay geçiren Susanna Kaysen karakterine benzetti:
Girl, Interrupted’ benim gerçek hayatımdı. 1994 draması ‘The House of the Spirits’ sinemasında, sonunda bir Şili hapishanesinde azap gören bir karakteri oynuyordum. Yüzüme çekim için yapılmış olan düzmece çürüklere, kesiklere bakardım ve kendimi bu küçük kız olarak görmek için gayret ederdim. ‘Bu kıza kendine davrandığın üzere mi davranacaksın?’ diye sorardım. Kendime baktığımı ve ‘işte içimde kendime yaptığım şey bu’ dediğimi hatırlıyorum. Zira kendime dikkat etmiyordum.
Ryder, ‘Age of Innocence’taki rol arkadaşı Michelle Pfeiffer’ın şiddetli vakitlerin ‘geçeceğine’ dair ona teminat verdiğini, lakin kendisinin bunu ‘duyamadığını’ söyleyerek kelamlarına devam etti.
SADECE BEŞ AY SONRA NİŞANLANDILAR
Ryder ve Depp, 1989’da çıkmaya başladıktan sonra Hollywood’un en beğenilen çiftlerinden biri oldu. İkili, bir sinema galasında tanıştı ve yalnızca beş aylık bağlantılarının akabinde süratlice nişanlandı.
Çiftin alakası, gördüğü ağır medya ilgisiyle güçlü vakitler geçirdikten dört yıl sonra birdenbire sona erdi; fakat bu kolay bir karar değildi.
2001 tarihli bir röportajda ünlü isim, Depp ile olan bağını ‘bir daha sahip yaşayıp yaşamayacağını bilmediği son derece derin bir aşk’ olarak tanımladı. Depp ise, yoluna devam etmek için ‘Sonsuza kadar Winona’ dövmesini, ‘Sonsuza kadar Wino’ olarak değiştirdi.
“BENİM SEVDİĞİM JOHNNY’DEN EN UZAK ŞEY”
Ryder, Depp’ten sonra asla evlenmemesine karşın, ‘Karayip Korsanları’ yıldızı, 2015’te Amber Heard ile dünyaevine girdi. Lakin yalnızca iki yılın akabinde ayrılan ikilinin boşanması, tüm dünyanın konuştuğu bir hukuk savaşına dönüştü. Aktör, kısa mühlet evvel eski eşiyle birbirlerine karşılıklı olarak açtıkları davadan zaferle çıktı.
Heard’ün, Depp’in kendisine şiddet uyguladığı istikametindeki tezlerinin akabinde Ryder ise, eski sevgilisini savundu:
Tabii ki Amber’la evliliği sırasında orada değildim; fakat onunkinden çok farklı olan tecrübemden yola çıkarak, Johnny’e karşı suçlamaları duyduğumda katiyen şoke oldum, başım karıştı ve üzüldüm. Onun şiddet gösteren bir insan olduğu fikri, tanıdığım ve sevdiğim Johnny’den en uzak şey.
